Popüler Yayınlar

Zaman Yönetimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Zaman Yönetimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Ekim 2023 Pazar

Öğrenciler İçin Zaman Yönetimi

 

Mesleğim gereği iş dünyasına yönelik zaman yönetimi eğitimi vermekeyim. Zaman yönetimine dair pek çok okuma, araştırma, düşünme, yorum ve sunum yapmışımdır. Elbette kendi zaman yönetimimi de en verimli şekilde yapmaya çalışıyorum. Kanımca kimse tüm zamanlarını yüzde yüz verimle geçirememiştir. Ama bazı dönemlerinde zamanını mükemmele yakın yönetmiş olabilir.

 

Zamanı iyi yönetmek büyük bir farkındalık ve irade gerektirir. Öncelikle zamanı iyi değerlendirip değerlendirmediğinizi, boşa zaman harcayıp harcamadığınızı sorgulamayı alışkanlık haline getirmeniz gerekir. Ardından da üzerinizdeki ataleti yenip eyleme geçmeniz, kararlı, odaklı ve verimli bir şekilde zamanı değerlendirmeniz gerekir.

 

Zamanı iyi değerlendirmek zihinsel bir gelişimin sonucunda olabilir. Düşünme dahil her eylemimizde enerji harcarız. Zihnimizin bir parçası; beslenerek, dinlenerek ve uyuyarak kazandığımız enerjiyi kolay harcamamak için bedensel ve zihinsel aktivitelerimizi minimumda tutmamızı isterken zihnimizin diğer bir parçası ise daha fazla enerji harcamamıza neden olan düşünsel ve fiziksel faaliyetlere yönlendirir bizi.

·         Eylemsizlikten yana olan parçamız; edilgenlikten hoşlanır, oturup TV, film, dizi, video izlemekten, sosyal medyada gezinmekten yanadır, pasiftir, plansızdır, kolaycıdır, zor olandan uzak durur, kalıplarla düşünür, sezgilere dayanır, içgüdüyle tetiklenir, önyargılıdır, refleksiftir, sabırsızdır, hızlı (düşünmeden/tartmadan) karar verir. Ekip çalışmasını sevmez, sorumluluk almayı sevmez. Geleceğini düşünmez. Bu sayede zihinsel ve bedensel olarak minimum enerji harcar.

·         Eylemlilikten yana olan parçamız; öğrenmekten, araştırma yapmaktan, beceri kazanmaktan, çözüm üretmekten, çalışmaktan, üretkenlikten yanadır. Mantık yürütmeyi, analiz etmeyi, sorgulamayı, planlama yapmayı, uzun vadeli düşünmeyi, bilinçli davranmayı sever. Zor ve karmaşık sorunların üstesinden gelmek onu mutlu eder. Aktiftir. Geleceğini düşünür. Bu yüzden zihinsel ve bedensel olarak daha fazla enerji harcar ama bol enerji elde edeceği kaynaklara ulaşabilir.

 

Beynimizdeki bu iki parça pek çok konuda birbiriyle rekabet halindedir. Bazen eylemsizlikten yana olan parça dizginleri ele alır (ki bu iyi de olabilir), bazen de eylemlilikten yana olan parça dizginleri ele alır (ki bu kötü de olabilir). Bu iki parça bazen işbirliği de yaparlar (ki bu da faydalı olabilir). Dizginleri kimin daha fazla ele aldığına bağlı olarak tembel veya çalışkan olarak sınıflanabiliriz.

 

Eğer zihnimizdeki bu savaşın farkındaysak ve irademizi ortaya koyabilirsek eylemlilikten yana olan parçanın dizginleri daha fazla ele almasını sağlayabiliriz. Elbette zaman zaman eylemsizlikten yana olan parçanın da dizginleri ele almasına izin de vermeliyiz.

 

Gözlemlerime göre öğrencilerin zihninde de bu çatışma var. Çalışkanlığın tembelliğe galip gelmesi için öğrencilerin neler yapabileceğini bir süredir düşünüyorum. Bugünün öğrencileri geleceğin karar vericileri, yöneticileri olacak ve ülkemizin gelişmişlik düzeyini belirleyecekler. Zihnimizin gerçeğini ve zaman yönetiminin önemini kavramalarında fayda var. Bildiğim kadarıyla ilkokul, ortaokul veya lise müfredatlarında zaman yönetimine dair bir konu işlenmiyor. Öyleyse öğrencilere yönelik zaman yönetimi makalesi yazmakta fayda var.

 

Öğrencilik hayatı, iş ve özel hayatlarımız gibi olmasa da kendine has yoğunlukları, öncelikleri ve dikkat dağıtıcıları olan bir dönemdir. Zaman yönetimi, öğrencilerin sadece derslerinde başarılı olmaları için değil, aynı zamanda daha az stresli, daha dengeli ve daha tatmin edici bir öğrencilik deneyimi yaşamaları için kritik öneme sahiptir.

 

Öğrencilerin zamanı yetişkinlere göre daha boldur. Yapabilecekleri pek çok şey vardır. Ders çalışmak, ödev yapmak ve sınavlara hazırlanmak için günde 1,5 saatlerini ayırmaları yeterlidir. Geri kalan sürede pek çok şey yapabilirler.

 

İlkokulla başlayan ve üniversite sonlanan 16 yıllık eğitim hayatında ortalama bir öğrencinin zamanı muhtemelen aşağıdaki tablodaki gibi geçiyordur.

 

Günde

16 yılda (5.844 günde)

Bir Öğrencinin Günlük Faaliyetleri

Kaç
Dakika?

Kaç
Saat?

Kaç
Saat?

Kaç
Gün?

Kaç
Hafta?

Kaç
Ay?

Kaç
Yıl?

Öğrencilik
Hayatımızın
Kaçta Kaçı?

Uyumak

500

8,3

      48.700

      2.029

       290

67

5,6

34,7%

Okulda Olmak

250

4,2

      24.350

      1.015

       145

33

2,8

17,4%

Ders Çalışmak, Ödev Yapmak, Sınava Hazırlanmak

90

1,5

         8.766

          365

          52

12

1,0

6,3%

Aileyle Sosyalleşmek

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

TV/Video İzlemek

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

İnternet ve Sosyal Medya Kullanmak

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

Yolculuk/Ulaşım (serviste, trafikte)

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

Yemek Yemek

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

Kişisel Bakım

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

Boş Zaman

60

1,0

         5.844

          244

          35

8

0,7

4,2%

Evde Oyun Oynamak

40

0,7

         3.896

          162

          23

5

0,4

2,8%

Dışarıda Oyun ve Arkadaşlarla Buluşmalar

40

0,7

         3.896

          162

          23

5

0,4

2,8%

Spor Yapmak

25

0,4

         2.435

          101

          14

3

0,3

1,7%

Kültürel Aktivite (hobi, kitap, tiyatro, sinema..vb)

20

0,3

         1.948

            81

          12

3

0,2

1,4%

Telefon Görüşmeleri

20

0,3

         1.948

            81

          12

3

0,2

1,4%

Ev İşleri

15

0,3

         1.461

            61

            9

2

0,2

1,0%

Alışveriş Yapmak

15

0,3

         1.461

            61

            9

2

0,2

1,0%

Kayıp Eşyaları Aramak

5

0,1

            487

            20

            3

1

0,1

0,3%

1440

24

    140.256

      5.844

       835

   192

16

100,0%

 

Bir öğrencinin günlük faaliyetlerine dair ayırabileceği süreleri gösteren yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı gibi zamanınızı planlarsanız her şeye vakit kalır. Her gün düzenli olarak 1,5 saatinizi derse verirseniz öğrencilik hayatınız çok başarılı geçer. (Tatillerde ders çalışmayacaksanız günde 2,5 saat ders çalışmanızı öneririm.)

 

Yalnız bu 1,5 saati (veya 2,5 saati) çok verimli geçirmelisiniz. Verimli ders çalışmak için neler yapabileceğinizin üzerinden tek tek geçelim:

 

Okuldan gelir gelmez ders çalışmayın. 1-2 saat başka şeylerle ilgilenin. Sonra ders çalışmaya başlayın. Hafta içi her gün aynı saatte ders çalışmaya başlayın. Hafta sonları ise öğleden önce, sabah uyandıktan sonra ders çalışın. Herkesin dikkati sabah saatlerinde çok yüksek olur. Sabah saatlerinizi ders çalışmaya ve ödev hazırlamaya ayırın. Diğer aktivitelerinizi öğleden sonraya ayırın.

 

Derslerinizi salonda veya başka yerlerde değil çalışma odanızda çalışın. Belirli bir yerin sadece çalışmakla ilişkilendirilmesi, zihnin o moda girmesini kolaylaştırır ve çevresel dikkat dağıtıcıları azaltır. Çalışma odanızın ve masanızın olması derslere odaklanmanızı sağlar.

 

Bir derse, ödeve başlamakta zorlanıyorsanız "5 Dakika Kuralı"nı uygulayın. Yani sadece 5 dakika boyunca dersin/ödevin üzerinde konsantre bir şekilde çalışacağınıza dair kendinize söz verin. Genellikle başladıktan sonra devam etme motivasyonunuz artar.

 

Ders çalışırken telefon, sosyal medya, internet, televizyon, radyo gibi dikkat dağıtıcılardan uzak durun. Beynimiz multitasking’e, yani aynı anda birden fazla şeyle uğraşmaya yatkın değildir. Ders çalışırken müzik dinlerseniz veya bilgisayarınızda bir video açıksa çalıştığınız dersten bir şey anlamazsınız. Ders çalışırken dikkatinizi dağıtacak her şeyden uzak durun, hatta en iyisi onları odanızdan uzaklaştırın.

 

Sosyal hayat önemli olsa da, her davete veya aktiviteye "evet" demek ders çalışma zamanınızdan çalar. “Hayır” demeyi bilin. Planınıza göre ders çalışmanız gereken zamanlarda, arkadaşlarınızdan gelen "Hadi dışarı çıkalım" veya "Film izleyelim" gibi tekliflere kibarca "Hayır, şu an çalışmam gerekiyor. Ama [başka bir zaman] müsaidim" diyerek reddedin veya erteleyin.

 

Ders çalışırken odaklanın ve kendinizi derse kaptırın. “Akışa” geçerseniz ders çalışmak kolaylaşır, güzelleşir. Hiçbir şey dikkatinizi dağıtmaz. Zaman su gibi akar ve etkili öğrenme gerçekleştirirsiniz. Akış haline giren öğrenci, yoğun bir odaklanma ve içsel memnuniyet hisseder. Bu durum, öğrenmeyi "zorunluluk" olmaktan çıkarıp keyifli bir deneyime dönüştürür. Ders çalışırken, sınava hazırlanırken kendini “akışa” kaptıran öğrenci daha hızlı ve daha derin öğrenir. Öğrendikleri daha akılda kalıcı olur. Öğrenememeye dair endişesi ve stresi azaları, öğrenebileceğine dair inancı artar. Üretkenliği ve yaratıcılığı artar. Karmaşık soruları ve sorunları çözme becerisi artar.

 

Ders çalışırken akış durumuna geçmek için aşağıdakileri yapmalısınız.

·         Rahatsız edilmeyecek bir ortam bulun. (Akış durumuna geçmede alışkanlık edindiğinizde savaş meydanında bile derslerinize odaklanarak çalışabilirsiniz)

·         Telefonunuzdan ve sosyal medyanın uyarıcılarından uzak durun. Mümkünse telefonunuzu çalışma odasının dışına çıkarın.

·         Çalışacağınız konuya dair tüm ders kitaplarınız, testleriniz, kaynaklarınız, Youtube videolarınız hazırda olsun.

·         Kaç saat çalışacağınıza, ne zaman ara vereceğinize önceden karar verin.

·         Çalışmaya başlamadan önce kendinize söz verin. Örneğin; 2 saatte bu konuyu tüm yönleriyle kavrayacağım, çıkabilecek tüm soruları çözeceğim”

·         Konuya ısınmak için ders kitabında ilgili konuyu önce yüzeysel olarak inceleyin. Konu neyi öğretmeye çalışıyor anlayın. Sonra ders kitabını okumaya ve testleri çözmeye başlayın. Takıldığınız yerleri veya derinleşmek istediğiniz yerleri başka kaynaklardan araştırın. Youtube videoları izleyin. Yapay Zeka’ya sorun. Ardından testler çözün. Hangi tip soruları yapamadıysanız çözümlerine bakın ve bu çözümleri daha iyi anlamak için ders kitabındaki ilgili sayfaları okuyun.

·         Ezberlemek yerine mantığıyla anlamaya odaklanın. Başka çözüm yolları var mı diye düşünün. Meraklı olun.

 

Ders çalışırken düzenli olarak kısa molalar verin. (Pomodoro tekniğini uygulayabilirsiniz.) Eğer 2 saatten fazla ders çalışacaksanız her 2 saatte bir yarım saat (30 dakika) mola vermeniz doğru olacaktır. Küçük molalarda kalkıp dolaşmak, pencereden dışarı bakmak veya birkaç esneme hareketi yapmak sosyal medyaya girmekten daha faydalı olacaktır. Büyük molalarda sosyal medya hesaplarınıza bakmanızı öneririm.

 

Not: Pomodoro Tekniği, zaman yönetimi ve üretkenliği artırmak için kullanılan popüler bir yöntemdir. Adını mutfaklarda kullanılan domates şeklindeki zamanlayıcılardan (İtalyanca "pomodoro" = domates) alır. Temel prensibi, belirli bir süre (genellikle 25 dakika) odaklanarak çalışmak ve ardından kısa bir mola (genellikle 5 dakika) vermektir. Bu döngü birkaç kez tekrarlandıktan sonra daha uzun bir mola verilir.

 

Üretken ders çalışma grupları kurun. Bu gruplarla fiziki olarak aynı mekanda veya Zoom gibi araçları kullanarak uzaktan bir araya gelin. Birlikte ders çalışın veya sınava hazırlanın. Birbirinize konu anlatarak, soru çözerek veya tartışarak anlamadığınız yerleri netleştirin. Ancak verimsiz gruplardan uzak durun. Grupta geyik yapmayın, yapanları uyarın. Grup amacından saptıysa gruptan çıkın.

 

Derste bir konuyu anlamadıysanız paniklemeyin. Bu tüm dersi anlamayacağınıza veya sınavda başarısız olacağınıza dair bir işaret değildir. Anlamadığınız konuyu kitaptan çalışabileceğiniz gibi YouTube’daki ders videolarından da öğrenebilirsiniz. Günümüzde Youtube’a her sınıfın her dersi için müfredattaki her konuya dair ders anlatım videoları vardır. Her ders ve konu branşın uzmanı olan başarılı öğretmenler tarafından verilmektedir. Bu öğretmenlerin hemen hepsi ders kitapları yayınlayan yayın evleri tarafından seçilmiş başarılı öğretmenlerdir. Dersleri çok çok iyi anlatmaktadırlar. Bu videoları izleyerek ders açıklarınızı kolayca kapayabilirsiniz. Ayrıca sınav tarihlerine yaklaşılınca sınavlara özel ders özetleri, soru ve cevap videoları da bolca bulabilirsiniz.

 

Ayrıca AI’a, yani yapay zekaya da anlamadığınız konuları sorabilirsiniz. Size özet ve anlaşılır şekilde anlatacaktır. Yapay Zeka ile ders çalışmanızı şiddetle öneririm. Bu size hem zaman hem de araştırmacı ruh kazandıracaktır.

 

Her dersin müfredatı internette mevcuttur. Müfredata bakın ve yarın işlenecek konuyu öğrenin. Yarın öğretmeniniz tarafından işlenecek konunun bir iki videosunu Youtube’dan izleyin. Böylece öğretmeninizin anlattıklarını daha iyi kavrar, derse daha iyi adapte olur ve anlamadığınız yerlere dair daha doğru sorular sorarsınız. Elbette bu ön çalışmayı derste kendinizi göstermek için yapmayın. Öyle yaparsanız öğretmeninizi de sınıf arkadaşlarınızı da “gıcık” edersiniz.

 

Anlamadığınız bir konuyu öğrenmeyi ertelemek, ileride daha büyük bir zorluk yaratır ve o konuyu tekrar baştan öğrenmek için zaman harcamanıza neden olur. Derslerde, ek derslerde veya öğretmeninizin müsait saatlerinde öğrenemediğiniz, anlamadığınız konuları sorun.

 

Sadece ders notlarını okumak yerine, aktif öğrenme yöntemlerini (özet çıkarma, soru çözme, konuları kendi cümlelerinizle anlatma, başkasına öğretme) kullanın. Bu yöntemler daha çok zaman alıyor gibi görünse de, bilgiyi daha iyi anlamanızı ve hatırlamanızı sağlar, bu da sınav zamanı toplamda daha az çalışma süresi anlamına gelir.

 

Sınava hazırlığı asla son ana bırakmayın. Pek çok başarısız öğrenci kendini “sınavdan önceki gün yapacağı yoğun ders çalışmayla sınavdan geçer not alacağına” inandırmıştır. Bu yüzden de başarısızdırlar. Sınavdan önceki gün hastalanabilir, elektrikler kesilebilir, misafirler gelebilir, başka acil bir iş başınıza gelebilir, yani hiç çalışma fırsatı bulamayabilirsiniz. Ayrıca sınavdan önceki gün yapacağınız yoğun çalışma istediğiniz yoğunlukta geçmeyebilir, konuları yetiştiremeyebilirsiniz. Ayrıca sınavdan önce yapacağınız yoğun çalışmanın sınavda faydasını görseniz bile “ezberlemeye dayalı” olacağı için sınavdan sonra ezberiniz aklınızdan uçup gidecek, yani geçer not aldığınız dersten eğitim hayatınıza hiçbir katkı olmayacaktır.

 

Müfredatla eş zamanlı olarak ders konularını gözden geçirin. Bir konuyu, bir tanımı, bir formülü öğrendikten sonra, zaman zaman (örneğin 3 günde bir) tekrar edin. Bu, bilginin uzun süreli belleğe yerleşmesine yardımcı olur ve sınav öncesi son dakika ezberinden çok daha verimlidir.

 

Bol bol test çözmek sınavlarda başarılı olmanın anahtarıdır. Bol test çözmek soruyu hızlı kavramayı ve çözümü hızlı bulmayı ve cevaplamayı hızlı yapmayı kazandırır. Böylece sınav süresi bitmeden tüm sorulara cevap verme şansınız, hatta verdiğiniz cevapları kontrol etme süreniz olur.

 

Sınav test mi, klasik mi, proje mi? Sınavın formatını anlamak, çalışma stratejinizi belirlemenize yardımcı olur ve gereksiz şeylere zaman harcamanızı engeller.

 

Sınav öncesi sabaha kadar çalışmak yerine yeterince uyumak, bilgiyi daha iyi hatırlamanızı ve sınav sırasında daha iyi performans göstermenizi sağlar.

 

Sınav sonrasında (sıcağı sıcağına) soruları öğretmeninizle veya sınıf arkadaşlarınızla veya yapay zekayla çözün. Doğru cevabı öğrenin ve verdiğiniz cevapla kıyaslayın.

 

Yukarıdaki ders çalışma önerilerime uyarsanız günde 1,5 (veya 2,5 saat) çalışarak yüksek notlar alabilirsiniz.

 

Hayat elbette eğitimden ve derslerden ibaret değil. Hele hele çocuklar için oyun aktiviteleri, akranlarıyla sosyalleşmeleri, kültürel aktivitelere katılmaları da önemlidir. Bunlardan geri kalmayın. Yukarıda bahsettiğim gibi verimli ders çalışırsanız başka şeyler yapmaya bolca zaman bulursunuz.

 

Başarılı öğrenciler;

·         Derste öğretmenlerini iyi dinleyerek derste geçirdikleri zamanı çarçur etmezler.

·         Ödevlerini yapmak için her gün bir zaman dilimi belirlerler ve ödevlerini o zaman dilimi içinde bitirirler.

·         Ders çalışırken dikkatlerini dağıtacak unsurlardan uzaklaşarak öğrenmeye odaklanırlar ve konuları kısa sürede kapsamlı bir şekilde kavrarlar. Böylece öğrendikleri de akılda kalıcı olur. Konuyu tam öğrendikleri için tekrar tekrar aynı konuya dönme ihtiyacı duymazlar.

·         Çok çalışmak yerine etkin çalışırlar.

·         Test çözerken teste odaklanırlar, zamanla yarışarak test çözerler, böylece olabildiğince çok test çözerek sınavlara daha da hazır olurlar.

·         Böylece başarılı öğrencilere daima ekstra zaman kalır. Bu ekstra zamanla başarısız öğrencilerden daha çok sosyalleşmeye ve oyun oynamaya zaman ayırırlar.

 

Başarısız öğrenciler;

·         Derste öğretmenlerini iyi dinlemedikleri için konuları kavrayamazlar. Derste geçen zamanları boşa geçer.

·         Ödevlerini yapmak için bir zaman dilimi belirlemezler. Rastgele ödev başına geçerler. Süre koymadıkları için uzun uzadıya ödevlerini tamamlamaya çalışırlar. Ama ödevleri bir türlü bitmez.

·         Ders çalışırken müzik dinlerler, telefonlarıyla sosyal medyada gezinirler, gelen mesajlara bakarlar, bilgisayarda veya televizyonda dizi/film izlemeye çalışırlar, evcil hayvanlarıyla oynamaya çalışırlar. Bu dikkat dağıtıcı unsurlara rağmen dersi anlayabileceklerini zannederler, ama saatlerce ders çalışmalarına rağmen anlayamazlar.

·         Etkin çalışmak yerine, konuları anlayamadıkları için, soruları çözemedikleri için çok uzun saatler boş boş çalışırlar. Dersin başında nafile zaman geçirirler.

·         Test çözerken testlere odaklanmadıkları, zamanla yarışarak test çözmedikleri için başarılı öğrencilere göre test başında iki kat zaman geçirmelerine rağmen onda bir oranında soru çözmüş olurlar.

·         Böyle olunca da sosyalleşmeye ve oyuna az zaman kalır. Bu da onların psikolojisini bozar. Okuldan ve eğitim hayatından soğurlar.

 

Öğrencilerin zamanı iyi yönetip yönetmediği sınav sonuçlarından kolayca belli olur. Zayıf not alanlar zamanlarını iyi yönetemeyen, iyi not alanlar ise zamanlarını etkin yöneten öğrencilerdir.

 

Zaman yönetimi, sadece okul başarısını artırmakla kalmaz; aynı zamanda kişisel gelişim, sosyal ilişkiler ve genel mutluluğun için de hayati öneme sahiptir. Zamanını verimli bir şekilde yönetmeyi öğrendiğinde hem derslerinde başarılı olabilirsin hem de kendine zaman ayırabilirsin.

 

Öğrencilere diğer tavsiyelerim:

·         Gerek televizyon olsun, gerek bilgisayar olsun, gerekse telefon olsun “ekran izlemeye 2 saatten fazla zaman ayırmayın” lütfen. Ekran izlemek (dijital içerik tüketmek) çok edilgen ve pasif bir iş. Beyninizi sulandıran, göz sağlığınızı bozan, kilo almanıza sebep olan bu eylemi 2 saatten daha fazla yapmamanızı öneririm. Sosyal medyada geçirdiğin zamanı sınırlamak, sana daha fazla zaman yaratacağı gibi kişisel gelişimine de faydalı olacaktır.

·         Sosyal medyada neler izlediğin de önemlidir. Sadece eğlenmene yarayan, kişisel gelişimine hiç katkısı olmayan paylaşımlardan uzak dur. Onlar seni insan olarak değil “tık” olarak görüyorlar. Bu tür videoları “ilgilenmiyorum” olarak işaretlerseniz benzerleri karşınıza çıkmaz.

·         Yeterli uyku, dengeli beslenme ve fiziksel aktivite, zihinsel fonksiyonlarınızın en iyi durumda olmasını sağlar. Fiziksel yorgunluk ve stres ders çalışmanızı ve öğrenmenizi baltalar. Düzenli bir uyku programı oluşturun. Her gece aynı saatte yatıp aynı saatte kalkmaya çalışın.

·         Dengeli öğünler yiyin, abur cuburdan kaçının. Çalışırken yanınıza su veya sağlıklı atıştırmalıklar alın.

·         Haftada birkaç gün egzersiz yapın veya spor aktivitelerine katılın. Ders aralarında kısa yürüyüşler yapın.

·         Kültürel aktivitelere katılın. Sevdiğin aktivitelerle ilgilenmek, stres seviyeni düşürür.

·         Kitap okuyun. Kelime hazneniz ve hayal gücünüz genişler. Yaratıcılığınız artar. Kitap okumak öğrencilere sadece derslerinde değil, hayatlarının her alanında kullanacakları temel beceriler kazandırır. Kitap okumak ömür boyu öğrenme yolculuğunun en değerli ve keyifli adımlarından biridir.

·         İlgi duyduğunuz, sevdiğiniz konular hakkında internette araştırmalar yapın, sunumlar hazırlayın. Bu sizi iş hayatına 1-0 önde başlamanızı sağlar.

·         Ders derste öğrenilir. Dersi kaynatmayın, öğretmeninizi iyi dinleyin. Anlamadığınız yerleri öğretmeninize sorun. Soru sormaktan çekinmeyin.

·         Vaktiniz varsa ders kitaplarınızdaki konuları dersten önceki gün inceleyin. Derste ne anlatılacağına hakim olmanız dersi anlama yüzdenizi artıracaktır.

·         Youtuba’daki ders videolarını seyredin. Size hitap eden, öğrenmenizi kolaylaştıran bir öğretmene mutlaka denk gelirsiniz.

·         Yapay Zeka ile ders çalışmayı öğrenin. Ona doğru sorular sorarsanız size anlamadığınız yerleri çok iyi anlatır.

·         Her gün için belirli saatlerde ders çalışmayı planlayın. Ödevlerinizi bu saat dilimlerinde başlayın ve bitirin. Ödev saatinde başka şeylerle uğraşmayın. Ödevlere odaklanın ve sürenin sonunda ödevlerinizi bitirmiş olun. Buna konsantre olursanız ödevleriniz biter. Ödev saatlerinizi arkadaşlarınızla birlikte senkronize ayarlayın. Böylece ödev saatlerinde birbirinizi oyuna/muhabbete/etkinliğe davet etmezsiniz. Eğer bunu yapmazsanız, senkronize olamayacağınızdan dolayı siz ödevinizi yaparken arkadaşlarınız keyif çatıyor, siz keyif çatarken arkadaşlarınız ödevleriyle ilgileniyor olabilir. Bu da ödevlerinize odaklanmanızı zorlaştıracak, mutsuz olmanıza neden olacaktır.

·         Ders çalışmak için motivasyonunuz iyi not almak ise bu yeterli olmayacaktır. Bu motivasyon pek az öğrenciyi ders çalışmaya yönlendirir. İyi nottan daha ziyade daha iyi bir geleceğe (kariyere, refaha …vb) sahip olmak için ders çalışın.

·         Zorlandığınız derslere daha fazla zaman ayırın.

·         Ders notlarınızı dijital olarak tutun, böylece her zaman elinin altında olur.

·         Bol test çözmek giriş sınavlarınızda başarınızı artıracaktır. Test saatiniz de olsun. Test saatinizde soru çözme rekoru kırmaya çalışın. Diyelim ki ger gün 1 saatinizi test çözmeye adadınız.

·         Haftalık görevlerinizi (ders programını ve ders çalışma programını) dijital planlayıcılara kaydedin. Sınavlar, ödev teslim gibi önemli tarihler için telefonunuza hatırlatıcılar kurun.

·         Ödevlerinizi teslim tarihi geç diye yayarak yapmayın. Mümkün olan en kısa sürede yapın. Teslim tarihi yakın olan ödevlere öncelik verin.

·         Ders çalışmak istemeyen, ders çalışmanızı engelleyen, sizi okuldan soğutan arkadaşlarınızdan uzak durun.

 

Özetle, öğrencilik hayatında başarılı olmak, sınavlarda yüksek puan almak için zaman yönetimine eğilmek gerekiyor.

 

Son söz olarak zamanınızın kıymetini bilin diyor, okul hayatınızda başarılar diliyorum.