Mesleğim gereği iş dünyasına yönelik zaman yönetimi
eğitimi vermekeyim. Zaman yönetimine dair pek çok okuma, araştırma, düşünme, yorum
ve sunum yapmışımdır. Elbette kendi zaman yönetimimi de en verimli şekilde
yapmaya çalışıyorum. Kanımca kimse tüm zamanlarını yüzde yüz verimle
geçirememiştir. Ama bazı dönemlerinde zamanını mükemmele yakın yönetmiş
olabilir.
Zamanı iyi yönetmek büyük bir farkındalık ve irade
gerektirir. Öncelikle zamanı iyi değerlendirip değerlendirmediğinizi, boşa
zaman harcayıp harcamadığınızı sorgulamayı alışkanlık haline getirmeniz
gerekir. Ardından da üzerinizdeki ataleti yenip eyleme geçmeniz, kararlı, odaklı
ve verimli bir şekilde zamanı değerlendirmeniz gerekir.
Zamanı iyi değerlendirmek zihinsel bir gelişimin sonucunda
olabilir. Düşünme dahil her eylemimizde enerji harcarız. Zihnimizin bir
parçası; beslenerek, dinlenerek ve uyuyarak kazandığımız enerjiyi kolay
harcamamak için bedensel ve zihinsel aktivitelerimizi minimumda tutmamızı isterken
zihnimizin diğer bir parçası ise daha fazla enerji harcamamıza neden olan
düşünsel ve fiziksel faaliyetlere yönlendirir bizi.
·
Eylemsizlikten yana olan parçamız; edilgenlikten
hoşlanır, oturup TV, film, dizi, video izlemekten, sosyal medyada gezinmekten
yanadır, pasiftir, plansızdır, kolaycıdır, zor olandan uzak durur, kalıplarla
düşünür, sezgilere dayanır, içgüdüyle tetiklenir, önyargılıdır, refleksiftir, sabırsızdır,
hızlı (düşünmeden/tartmadan) karar verir. Ekip çalışmasını sevmez, sorumluluk
almayı sevmez. Geleceğini düşünmez. Bu sayede zihinsel ve bedensel olarak
minimum enerji harcar.
·
Eylemlilikten yana olan parçamız; öğrenmekten,
araştırma yapmaktan, beceri kazanmaktan, çözüm üretmekten, çalışmaktan,
üretkenlikten yanadır. Mantık yürütmeyi, analiz etmeyi, sorgulamayı, planlama
yapmayı, uzun vadeli düşünmeyi, bilinçli davranmayı sever. Zor ve karmaşık
sorunların üstesinden gelmek onu mutlu eder. Aktiftir. Geleceğini düşünür. Bu
yüzden zihinsel ve bedensel olarak daha fazla enerji harcar ama bol enerji elde
edeceği kaynaklara ulaşabilir.
Beynimizdeki bu iki parça pek çok konuda birbiriyle rekabet
halindedir. Bazen eylemsizlikten yana olan parça dizginleri ele alır (ki bu iyi
de olabilir), bazen de eylemlilikten yana olan parça dizginleri ele alır (ki bu
kötü de olabilir). Bu iki parça bazen işbirliği de yaparlar (ki bu da faydalı
olabilir). Dizginleri kimin daha fazla ele aldığına bağlı olarak tembel
veya çalışkan olarak sınıflanabiliriz.
Eğer zihnimizdeki bu savaşın farkındaysak ve irademizi
ortaya koyabilirsek eylemlilikten yana olan parçanın dizginleri daha fazla ele
almasını sağlayabiliriz. Elbette zaman zaman eylemsizlikten yana olan parçanın
da dizginleri ele almasına izin de vermeliyiz.
Gözlemlerime göre öğrencilerin zihninde de bu çatışma var.
Çalışkanlığın tembelliğe galip gelmesi için öğrencilerin neler yapabileceğini
bir süredir düşünüyorum. Bugünün öğrencileri geleceğin karar vericileri, yöneticileri
olacak ve ülkemizin gelişmişlik düzeyini belirleyecekler. Zihnimizin gerçeğini
ve zaman yönetiminin önemini kavramalarında fayda var. Bildiğim kadarıyla ilkokul,
ortaokul veya lise müfredatlarında zaman yönetimine dair bir konu işlenmiyor. Öyleyse
öğrencilere yönelik zaman yönetimi makalesi yazmakta fayda var.
Öğrencilik hayatı, iş ve özel hayatlarımız gibi olmasa da
kendine has yoğunlukları, öncelikleri ve dikkat dağıtıcıları olan bir dönemdir.
Zaman yönetimi, öğrencilerin sadece derslerinde başarılı olmaları için değil,
aynı zamanda daha az stresli, daha dengeli ve daha tatmin edici bir öğrencilik
deneyimi yaşamaları için kritik öneme sahiptir.
Öğrencilerin zamanı yetişkinlere göre daha boldur.
Yapabilecekleri pek çok şey vardır. Ders çalışmak, ödev yapmak ve sınavlara
hazırlanmak için günde 1,5 saatlerini ayırmaları yeterlidir. Geri kalan sürede
pek çok şey yapabilirler.
İlkokulla başlayan ve üniversite sonlanan 16 yıllık eğitim
hayatında ortalama bir öğrencinin zamanı muhtemelen aşağıdaki tablodaki gibi
geçiyordur.
|
Günde |
16 yılda (5.844 günde) |
|||||||
|
Bir Öğrencinin Günlük Faaliyetleri |
Kaç |
Kaç |
Kaç |
Kaç |
Kaç |
Kaç |
Kaç |
Öğrencilik |
|
Uyumak |
500 |
8,3 |
48.700 |
2.029 |
290 |
67 |
5,6 |
34,7% |
|
Okulda Olmak |
250 |
4,2 |
24.350 |
1.015 |
145 |
33 |
2,8 |
17,4% |
|
Ders Çalışmak, Ödev Yapmak, Sınava Hazırlanmak |
90 |
1,5 |
8.766 |
365 |
52 |
12 |
1,0 |
6,3% |
|
Aileyle Sosyalleşmek |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
TV/Video İzlemek |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
İnternet ve Sosyal Medya Kullanmak |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
Yolculuk/Ulaşım (serviste, trafikte) |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
Yemek Yemek |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
Kişisel Bakım |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
Boş Zaman |
60 |
1,0 |
5.844 |
244 |
35 |
8 |
0,7 |
4,2% |
|
Evde Oyun Oynamak |
40 |
0,7 |
3.896 |
162 |
23 |
5 |
0,4 |
2,8% |
|
Dışarıda Oyun ve Arkadaşlarla Buluşmalar |
40 |
0,7 |
3.896 |
162 |
23 |
5 |
0,4 |
2,8% |
|
Spor Yapmak |
25 |
0,4 |
2.435 |
101 |
14 |
3 |
0,3 |
1,7% |
|
Kültürel Aktivite (hobi, kitap, tiyatro, sinema..vb) |
20 |
0,3 |
1.948 |
81 |
12 |
3 |
0,2 |
1,4% |
|
Telefon Görüşmeleri |
20 |
0,3 |
1.948 |
81 |
12 |
3 |
0,2 |
1,4% |
|
Ev İşleri |
15 |
0,3 |
1.461 |
61 |
9 |
2 |
0,2 |
1,0% |
|
Alışveriş Yapmak |
15 |
0,3 |
1.461 |
61 |
9 |
2 |
0,2 |
1,0% |
|
Kayıp Eşyaları Aramak |
5 |
0,1 |
487 |
20 |
3 |
1 |
0,1 |
0,3% |
|
1440 |
24 |
140.256 |
5.844 |
835 |
192 |
16 |
100,0% |
|
Bir öğrencinin günlük faaliyetlerine dair ayırabileceği
süreleri gösteren yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı gibi zamanınızı
planlarsanız her şeye vakit kalır. Her gün düzenli olarak 1,5 saatinizi derse
verirseniz öğrencilik hayatınız çok başarılı geçer. (Tatillerde ders
çalışmayacaksanız günde 2,5 saat ders çalışmanızı öneririm.)
Yalnız bu 1,5 saati (veya 2,5 saati) çok verimli
geçirmelisiniz. Verimli ders çalışmak için neler yapabileceğinizin üzerinden
tek tek geçelim:
Okuldan gelir gelmez ders çalışmayın. 1-2 saat başka
şeylerle ilgilenin. Sonra ders çalışmaya başlayın. Hafta içi her gün aynı
saatte ders çalışmaya başlayın. Hafta sonları ise öğleden önce, sabah
uyandıktan sonra ders çalışın. Herkesin dikkati sabah saatlerinde çok yüksek
olur. Sabah saatlerinizi ders çalışmaya ve ödev hazırlamaya ayırın. Diğer
aktivitelerinizi öğleden sonraya ayırın.
Derslerinizi salonda veya başka yerlerde değil çalışma
odanızda çalışın. Belirli bir yerin sadece çalışmakla ilişkilendirilmesi,
zihnin o moda girmesini kolaylaştırır ve çevresel dikkat dağıtıcıları azaltır.
Çalışma odanızın ve masanızın olması derslere odaklanmanızı sağlar.
Bir derse, ödeve başlamakta zorlanıyorsanız "5
Dakika Kuralı"nı uygulayın. Yani sadece 5 dakika boyunca dersin/ödevin
üzerinde konsantre bir şekilde çalışacağınıza dair kendinize söz verin.
Genellikle başladıktan sonra devam etme motivasyonunuz artar.
Ders çalışırken telefon, sosyal medya, internet, televizyon,
radyo gibi dikkat dağıtıcılardan uzak durun. Beynimiz multitasking’e, yani aynı
anda birden fazla şeyle uğraşmaya yatkın değildir. Ders çalışırken müzik
dinlerseniz veya bilgisayarınızda bir video açıksa çalıştığınız dersten bir şey
anlamazsınız. Ders çalışırken dikkatinizi dağıtacak her şeyden uzak durun,
hatta en iyisi onları odanızdan uzaklaştırın.
Sosyal hayat önemli olsa da, her davete veya aktiviteye
"evet" demek ders çalışma zamanınızdan çalar. “Hayır”
demeyi bilin. Planınıza göre ders çalışmanız gereken zamanlarda,
arkadaşlarınızdan gelen "Hadi dışarı çıkalım" veya "Film
izleyelim" gibi tekliflere kibarca "Hayır, şu an çalışmam
gerekiyor. Ama [başka bir zaman] müsaidim" diyerek reddedin veya
erteleyin.
Ders çalışırken odaklanın ve kendinizi derse kaptırın.
“Akışa” geçerseniz ders çalışmak kolaylaşır, güzelleşir. Hiçbir şey dikkatinizi
dağıtmaz. Zaman su gibi akar ve etkili öğrenme gerçekleştirirsiniz. Akış haline
giren öğrenci, yoğun bir odaklanma ve içsel memnuniyet hisseder. Bu durum,
öğrenmeyi "zorunluluk" olmaktan çıkarıp keyifli bir deneyime
dönüştürür. Ders çalışırken, sınava hazırlanırken kendini “akışa” kaptıran
öğrenci daha hızlı ve daha derin öğrenir. Öğrendikleri daha akılda kalıcı olur.
Öğrenememeye dair endişesi ve stresi azaları, öğrenebileceğine dair inancı
artar. Üretkenliği ve yaratıcılığı artar. Karmaşık soruları ve sorunları çözme
becerisi artar.
Ders çalışırken akış durumuna geçmek için aşağıdakileri
yapmalısınız.
·
Rahatsız edilmeyecek bir ortam bulun. (Akış
durumuna geçmede alışkanlık edindiğinizde savaş meydanında bile derslerinize
odaklanarak çalışabilirsiniz)
·
Telefonunuzdan ve sosyal medyanın
uyarıcılarından uzak durun. Mümkünse telefonunuzu çalışma odasının dışına
çıkarın.
·
Çalışacağınız konuya dair tüm ders kitaplarınız,
testleriniz, kaynaklarınız, Youtube videolarınız hazırda olsun.
·
Kaç saat çalışacağınıza, ne zaman ara
vereceğinize önceden karar verin.
·
Çalışmaya başlamadan önce kendinize söz verin. Örneğin;
2 saatte bu konuyu tüm yönleriyle kavrayacağım, çıkabilecek tüm soruları
çözeceğim”
·
Konuya ısınmak için ders kitabında ilgili konuyu
önce yüzeysel olarak inceleyin. Konu neyi öğretmeye çalışıyor anlayın. Sonra
ders kitabını okumaya ve testleri çözmeye başlayın. Takıldığınız yerleri veya
derinleşmek istediğiniz yerleri başka kaynaklardan araştırın. Youtube videoları
izleyin. Yapay Zeka’ya sorun. Ardından testler çözün. Hangi tip soruları
yapamadıysanız çözümlerine bakın ve bu çözümleri daha iyi anlamak için ders
kitabındaki ilgili sayfaları okuyun.
·
Ezberlemek yerine mantığıyla anlamaya odaklanın.
Başka çözüm yolları var mı diye düşünün. Meraklı olun.
Ders çalışırken düzenli olarak kısa molalar verin. (Pomodoro
tekniğini uygulayabilirsiniz.) Eğer 2 saatten fazla ders çalışacaksanız her 2
saatte bir yarım saat (30 dakika) mola vermeniz doğru olacaktır. Küçük
molalarda kalkıp dolaşmak, pencereden dışarı bakmak veya birkaç esneme hareketi
yapmak sosyal medyaya girmekten daha faydalı olacaktır. Büyük molalarda sosyal
medya hesaplarınıza bakmanızı öneririm.
Not: Pomodoro Tekniği, zaman yönetimi ve üretkenliği
artırmak için kullanılan popüler bir yöntemdir. Adını mutfaklarda kullanılan
domates şeklindeki zamanlayıcılardan (İtalyanca "pomodoro" = domates)
alır. Temel prensibi, belirli bir süre (genellikle 25 dakika) odaklanarak
çalışmak ve ardından kısa bir mola (genellikle 5 dakika) vermektir. Bu döngü
birkaç kez tekrarlandıktan sonra daha uzun bir mola verilir.
Üretken ders çalışma grupları kurun. Bu gruplarla fiziki
olarak aynı mekanda veya Zoom gibi araçları kullanarak uzaktan bir araya gelin.
Birlikte ders çalışın veya sınava hazırlanın. Birbirinize konu anlatarak, soru
çözerek veya tartışarak anlamadığınız yerleri netleştirin. Ancak verimsiz
gruplardan uzak durun. Grupta geyik yapmayın, yapanları uyarın. Grup amacından
saptıysa gruptan çıkın.
Derste bir konuyu anlamadıysanız paniklemeyin. Bu tüm dersi
anlamayacağınıza veya sınavda başarısız olacağınıza dair bir işaret değildir. Anlamadığınız
konuyu kitaptan çalışabileceğiniz gibi YouTube’daki ders videolarından da
öğrenebilirsiniz. Günümüzde Youtube’a her sınıfın her dersi için müfredattaki
her konuya dair ders anlatım videoları vardır. Her ders ve konu branşın uzmanı
olan başarılı öğretmenler tarafından verilmektedir. Bu öğretmenlerin hemen
hepsi ders kitapları yayınlayan yayın evleri tarafından seçilmiş başarılı
öğretmenlerdir. Dersleri çok çok iyi anlatmaktadırlar. Bu videoları izleyerek
ders açıklarınızı kolayca kapayabilirsiniz. Ayrıca sınav tarihlerine
yaklaşılınca sınavlara özel ders özetleri, soru ve cevap videoları da bolca
bulabilirsiniz.
Ayrıca AI’a, yani yapay zekaya da anlamadığınız konuları
sorabilirsiniz. Size özet ve anlaşılır şekilde anlatacaktır. Yapay Zeka ile
ders çalışmanızı şiddetle öneririm. Bu size hem zaman hem de araştırmacı ruh
kazandıracaktır.
Her dersin müfredatı internette mevcuttur. Müfredata bakın
ve yarın işlenecek konuyu öğrenin. Yarın öğretmeniniz tarafından işlenecek
konunun bir iki videosunu Youtube’dan izleyin. Böylece öğretmeninizin
anlattıklarını daha iyi kavrar, derse daha iyi adapte olur ve anlamadığınız
yerlere dair daha doğru sorular sorarsınız. Elbette bu ön çalışmayı derste
kendinizi göstermek için yapmayın. Öyle yaparsanız öğretmeninizi de sınıf
arkadaşlarınızı da “gıcık” edersiniz.
Anlamadığınız bir konuyu öğrenmeyi ertelemek, ileride daha
büyük bir zorluk yaratır ve o konuyu tekrar baştan öğrenmek için zaman
harcamanıza neden olur. Derslerde, ek derslerde veya öğretmeninizin müsait saatlerinde
öğrenemediğiniz, anlamadığınız konuları sorun.
Sadece ders notlarını okumak yerine, aktif öğrenme
yöntemlerini (özet çıkarma, soru çözme, konuları kendi cümlelerinizle anlatma,
başkasına öğretme) kullanın. Bu yöntemler daha çok zaman alıyor gibi görünse
de, bilgiyi daha iyi anlamanızı ve hatırlamanızı sağlar, bu da sınav zamanı
toplamda daha az çalışma süresi anlamına gelir.
Sınava hazırlığı asla son ana bırakmayın. Pek çok başarısız
öğrenci kendini “sınavdan önceki gün yapacağı yoğun ders çalışmayla sınavdan
geçer not alacağına” inandırmıştır. Bu yüzden de başarısızdırlar. Sınavdan
önceki gün hastalanabilir, elektrikler kesilebilir, misafirler gelebilir, başka
acil bir iş başınıza gelebilir, yani hiç çalışma fırsatı bulamayabilirsiniz.
Ayrıca sınavdan önceki gün yapacağınız yoğun çalışma istediğiniz yoğunlukta
geçmeyebilir, konuları yetiştiremeyebilirsiniz. Ayrıca sınavdan önce
yapacağınız yoğun çalışmanın sınavda faydasını görseniz bile “ezberlemeye
dayalı” olacağı için sınavdan sonra ezberiniz aklınızdan uçup gidecek, yani geçer
not aldığınız dersten eğitim hayatınıza hiçbir katkı olmayacaktır.
Müfredatla eş zamanlı olarak ders konularını gözden geçirin.
Bir konuyu, bir tanımı, bir formülü öğrendikten sonra, zaman zaman (örneğin 3
günde bir) tekrar edin. Bu, bilginin uzun süreli belleğe yerleşmesine yardımcı
olur ve sınav öncesi son dakika ezberinden çok daha verimlidir.
Bol bol test çözmek sınavlarda başarılı olmanın anahtarıdır.
Bol test çözmek soruyu hızlı kavramayı ve çözümü hızlı bulmayı ve cevaplamayı
hızlı yapmayı kazandırır. Böylece sınav süresi bitmeden tüm sorulara cevap
verme şansınız, hatta verdiğiniz cevapları kontrol etme süreniz olur.
Sınav test mi, klasik mi, proje mi? Sınavın formatını
anlamak, çalışma stratejinizi belirlemenize yardımcı olur ve gereksiz şeylere
zaman harcamanızı engeller.
Sınav öncesi sabaha kadar çalışmak yerine yeterince uyumak,
bilgiyi daha iyi hatırlamanızı ve sınav sırasında daha iyi performans
göstermenizi sağlar.
Sınav sonrasında (sıcağı sıcağına) soruları öğretmeninizle
veya sınıf arkadaşlarınızla veya yapay zekayla çözün. Doğru cevabı öğrenin ve
verdiğiniz cevapla kıyaslayın.
Yukarıdaki ders çalışma önerilerime uyarsanız günde 1,5
(veya 2,5 saat) çalışarak yüksek notlar alabilirsiniz.
Hayat elbette eğitimden ve derslerden ibaret değil. Hele
hele çocuklar için oyun aktiviteleri, akranlarıyla sosyalleşmeleri, kültürel
aktivitelere katılmaları da önemlidir. Bunlardan geri kalmayın. Yukarıda bahsettiğim
gibi verimli ders çalışırsanız başka şeyler yapmaya bolca zaman bulursunuz.
Başarılı öğrenciler;
·
Derste öğretmenlerini iyi dinleyerek derste
geçirdikleri zamanı çarçur etmezler.
·
Ödevlerini yapmak için her gün bir zaman dilimi
belirlerler ve ödevlerini o zaman dilimi içinde bitirirler.
·
Ders çalışırken dikkatlerini dağıtacak
unsurlardan uzaklaşarak öğrenmeye odaklanırlar ve konuları kısa sürede kapsamlı
bir şekilde kavrarlar. Böylece öğrendikleri de akılda kalıcı olur. Konuyu tam
öğrendikleri için tekrar tekrar aynı konuya dönme ihtiyacı duymazlar.
·
Çok çalışmak yerine etkin çalışırlar.
·
Test çözerken teste odaklanırlar, zamanla
yarışarak test çözerler, böylece olabildiğince çok test çözerek sınavlara daha
da hazır olurlar.
·
Böylece başarılı öğrencilere daima ekstra zaman
kalır. Bu ekstra zamanla başarısız öğrencilerden daha çok sosyalleşmeye ve oyun
oynamaya zaman ayırırlar.
Başarısız öğrenciler;
·
Derste öğretmenlerini iyi dinlemedikleri için
konuları kavrayamazlar. Derste geçen zamanları boşa geçer.
·
Ödevlerini yapmak için bir zaman dilimi
belirlemezler. Rastgele ödev başına geçerler. Süre koymadıkları için uzun
uzadıya ödevlerini tamamlamaya çalışırlar. Ama ödevleri bir türlü bitmez.
·
Ders çalışırken müzik dinlerler, telefonlarıyla
sosyal medyada gezinirler, gelen mesajlara bakarlar, bilgisayarda veya
televizyonda dizi/film izlemeye çalışırlar, evcil hayvanlarıyla oynamaya
çalışırlar. Bu dikkat dağıtıcı unsurlara rağmen dersi anlayabileceklerini
zannederler, ama saatlerce ders çalışmalarına rağmen anlayamazlar.
·
Etkin çalışmak yerine, konuları anlayamadıkları
için, soruları çözemedikleri için çok uzun saatler boş boş çalışırlar.
Dersin başında nafile zaman geçirirler.
·
Test çözerken testlere odaklanmadıkları, zamanla
yarışarak test çözmedikleri için başarılı öğrencilere göre test başında iki kat
zaman geçirmelerine rağmen onda bir oranında soru çözmüş olurlar.
·
Böyle olunca da sosyalleşmeye ve oyuna az zaman
kalır. Bu da onların psikolojisini bozar. Okuldan ve eğitim hayatından
soğurlar.
Öğrencilerin zamanı iyi yönetip yönetmediği sınav
sonuçlarından kolayca belli olur. Zayıf not alanlar zamanlarını iyi
yönetemeyen, iyi not alanlar ise zamanlarını etkin yöneten öğrencilerdir.
Zaman yönetimi, sadece okul başarısını artırmakla kalmaz;
aynı zamanda kişisel gelişim, sosyal ilişkiler ve genel mutluluğun için de
hayati öneme sahiptir. Zamanını verimli bir şekilde yönetmeyi öğrendiğinde hem
derslerinde başarılı olabilirsin hem de kendine zaman ayırabilirsin.
Öğrencilere diğer tavsiyelerim:
·
Gerek televizyon olsun, gerek bilgisayar olsun,
gerekse telefon olsun “ekran izlemeye 2 saatten fazla zaman ayırmayın” lütfen.
Ekran izlemek (dijital içerik tüketmek) çok edilgen ve pasif bir iş. Beyninizi
sulandıran, göz sağlığınızı bozan, kilo almanıza sebep olan bu eylemi 2 saatten
daha fazla yapmamanızı öneririm. Sosyal medyada geçirdiğin zamanı sınırlamak, sana
daha fazla zaman yaratacağı gibi kişisel gelişimine de faydalı olacaktır.
·
Sosyal medyada neler izlediğin de önemlidir.
Sadece eğlenmene yarayan, kişisel gelişimine hiç katkısı olmayan paylaşımlardan
uzak dur. Onlar seni insan olarak değil “tık” olarak görüyorlar. Bu tür
videoları “ilgilenmiyorum” olarak işaretlerseniz benzerleri karşınıza çıkmaz.
·
Yeterli uyku, dengeli beslenme ve fiziksel
aktivite, zihinsel fonksiyonlarınızın en iyi durumda olmasını sağlar. Fiziksel
yorgunluk ve stres ders çalışmanızı ve öğrenmenizi baltalar. Düzenli bir uyku
programı oluşturun. Her gece aynı saatte yatıp aynı saatte kalkmaya çalışın.
·
Dengeli öğünler yiyin, abur cuburdan kaçının.
Çalışırken yanınıza su veya sağlıklı atıştırmalıklar alın.
·
Haftada birkaç gün egzersiz yapın veya spor
aktivitelerine katılın. Ders aralarında kısa yürüyüşler yapın.
·
Kültürel aktivitelere katılın. Sevdiğin
aktivitelerle ilgilenmek, stres seviyeni düşürür.
·
Kitap okuyun. Kelime hazneniz ve hayal gücünüz
genişler. Yaratıcılığınız artar. Kitap okumak öğrencilere sadece derslerinde
değil, hayatlarının her alanında kullanacakları temel beceriler kazandırır. Kitap
okumak ömür boyu öğrenme yolculuğunun en değerli ve keyifli adımlarından
biridir.
·
İlgi duyduğunuz, sevdiğiniz konular hakkında
internette araştırmalar yapın, sunumlar hazırlayın. Bu sizi iş hayatına 1-0
önde başlamanızı sağlar.
·
Ders derste öğrenilir. Dersi kaynatmayın,
öğretmeninizi iyi dinleyin. Anlamadığınız yerleri öğretmeninize sorun. Soru
sormaktan çekinmeyin.
·
Vaktiniz varsa ders kitaplarınızdaki konuları
dersten önceki gün inceleyin. Derste ne anlatılacağına hakim olmanız dersi
anlama yüzdenizi artıracaktır.
·
Youtuba’daki ders videolarını seyredin. Size
hitap eden, öğrenmenizi kolaylaştıran bir öğretmene mutlaka denk gelirsiniz.
·
Yapay Zeka ile ders çalışmayı öğrenin. Ona doğru
sorular sorarsanız size anlamadığınız yerleri çok iyi anlatır.
·
Her gün için belirli saatlerde ders çalışmayı
planlayın. Ödevlerinizi bu saat dilimlerinde başlayın ve bitirin. Ödev saatinde
başka şeylerle uğraşmayın. Ödevlere odaklanın ve sürenin sonunda ödevlerinizi
bitirmiş olun. Buna konsantre olursanız ödevleriniz biter. Ödev saatlerinizi
arkadaşlarınızla birlikte senkronize ayarlayın. Böylece ödev saatlerinde
birbirinizi oyuna/muhabbete/etkinliğe davet etmezsiniz. Eğer bunu yapmazsanız,
senkronize olamayacağınızdan dolayı siz ödevinizi yaparken arkadaşlarınız keyif
çatıyor, siz keyif çatarken arkadaşlarınız ödevleriyle ilgileniyor olabilir. Bu
da ödevlerinize odaklanmanızı zorlaştıracak, mutsuz olmanıza neden olacaktır.
·
Ders çalışmak için motivasyonunuz iyi not almak
ise bu yeterli olmayacaktır. Bu motivasyon pek az öğrenciyi ders çalışmaya
yönlendirir. İyi nottan daha ziyade daha iyi bir geleceğe (kariyere, refaha
…vb) sahip olmak için ders çalışın.
·
Zorlandığınız derslere daha fazla zaman ayırın.
·
Ders notlarınızı dijital olarak tutun, böylece
her zaman elinin altında olur.
·
Bol test çözmek giriş sınavlarınızda başarınızı
artıracaktır. Test saatiniz de olsun. Test saatinizde soru çözme rekoru kırmaya
çalışın. Diyelim ki ger gün 1 saatinizi test çözmeye adadınız.
·
Haftalık görevlerinizi (ders programını ve ders
çalışma programını) dijital planlayıcılara kaydedin. Sınavlar, ödev teslim gibi
önemli tarihler için telefonunuza hatırlatıcılar kurun.
·
Ödevlerinizi teslim tarihi geç diye yayarak
yapmayın. Mümkün olan en kısa sürede yapın. Teslim tarihi yakın olan ödevlere
öncelik verin.
·
Ders çalışmak istemeyen, ders çalışmanızı
engelleyen, sizi okuldan soğutan arkadaşlarınızdan uzak durun.
Özetle, öğrencilik hayatında başarılı olmak, sınavlarda
yüksek puan almak için zaman yönetimine eğilmek gerekiyor.
Son söz olarak zamanınızın kıymetini bilin diyor, okul
hayatınızda başarılar diliyorum.